Kupanın solistleri #2; Arevalo Rios

Dünya 4.'sünün orta sahasında yükü çeken adamdı Arevalo. Tipik bir düz ön libero ama mücadelesi ve hırsı onun öne çıkmasına neden oluyor. Futbolcu olarak teknik kapasitesi düşük de olsa iyi bir performans gösterdiği kesin. Riske giremeyen, basit oynayan ve pes etmeden oynayan bir adam Arevalo. Uruguay'ın az gol yemesinde tabii ki Lugano ve Godin ikilisinin uyumu önemliydi fakat Arevalo da top oraya gelmeden önce çok iyi bir presle oldukça etkiliydi. Uruguay 3 tane önemli hücum ismiyle -Cavani, Suarez, Forlan- hücum yönünde çok kalabalık bir takımdı. Pereira'ları da kanatlarda düşündüğümüzde orta sahanın çok büyük bir yükü Arevalo'nun üstüne biniyordu. O, bu yükün altından kalktı ve basınımızın klasik haberlerinden biri olarak Galatasaray'la adı anıldı. Performansı birçok kişiyi etkiledi, bu kesin. Bu adamdan etkilenen bir takımda Cagliari oldu ve Arevalo'yu kadrosuna kattı. 28 yaşına kadar gelmiş bir adam Avrupa görmemiş ve bu Dünya Kupası olmasaydı da muhtemelen Avrupa kariyeri olmayacaktı. Takımının başarısında en önemli rollerden birine sahip olması onu 28 yaşında İtalya'ya uçurdu. Orta düzey bir takımda rahatlıkla oynayabilecek bir adam olması, Cagliari adına düşündüğümde onlar için doğru tercih olduğunu görüyorum. Türkiye Ligi'nde de sert ve mcüadeleci yapısıyla rahatça oynayabilecek bir isim, keşke Cagliari'ye gideceğine Yurdumspor'un orta sahasına gelseydi.

Dünya Kupası'nın dikkat çeken performanslarından biri de Arevalo'ya aitti. Emeğinin karşılığını da bu transferle aldı aslında.