Frank Rijkaard'ın taktik bilgisi

Boş geçen günün içinde kanalları turlarken Euro Futbol'da 2006 Şampiyonlar Ligi Finali'ne denk geldim. Barcelona 10 kişi kalmış takım karşısında 1-0 gerideyken Frank Rijkaard'ın taktik hamleleri ile nasıl maçı çeviriyor madde madde göz atalım.

• Campbell ile 1-0 öne geçen Arsenal, o dakikadan sonra Wenger'in taktikleri ile skoru koruma çabası içine giriyor.
• Frank Rijkaard'ın takımı 1-0 geride olmasına rağmen ve rakibinin 10 kişi kalması ile "hemen gol atayım" paniğine kapılmıyor.
• Frank Rijkaard sisteminden taviz vermiyor ve takım maç sonuna kadar topa sahip olarak, oyunu paslarla şekillendiriyor ve gol arıyor.
• Sol açıkta pasif kalan Ronaldinho ile Eto'nun yerini değiştiriyor ve Ronaldinho biraz daha ortaya kayıyor, böylece ayağına daha fazla top geliyor ve takım daha etkili oluyor.
• Frank Rijkaard ikinci yarı Edmilson'un yerine 22 yaşındaki İniesta'yı oyuna dahil ediyor ve takım daha çok dikine oynamaya başlıyor.
• Maçta hücumda etkili kullanamayan Oleguer'i çıkartarak yerine Belletti'yi alıyor ve sağ kulvar hücumda daha etkili oluyor.
• Sağ forvette Van Bommel'i oyundan çıkararak yerine Larsson'u alıyor ve Larsson yaptığı iki asist ile maça damgasını vuruyor.
• Eto ve Ronaldinho'nun mevki değişikliği ile Eto soldan bindirme yapıyor ve takım beraberlik golünü buluyor. Larsson'a dikine pası veren yine ikinci yarı oyuna giren İniesta oluyor.
• Frank Rijkaard'ın oyuna aldığı Belletti ve Larsson paslaşıyor, Belletti çizgiye iniyor ve golü atıyor. Oyuna sonradan giren iki oyuncu maçın kaderini değiştiriyor.
• Frank Rijkaard golden önce ve sonra sürekli ayaktayken Wenger sadece izliyor. Frank Rijkaard 2-1 öne geçtikten sonra da takımını organize ediyor ve takımı maçın sonuna kadar rahat paslarla skoru korumayı başarıyor.
• Frank Rijkaard maç sonrasında Barcelona tarihine ikinci Şampiyonlar Ligi kupasını kazandırıyor. İlkini yine bu oyunun mirascılarından Johan Cruijff 1992 yılında kazandırıyordu. 2009 kazanılan üçüncü kupayı da Frank Rijkaard'ın mirasını bıraktığı Guardiola kazanıyor.

Şimdi bir teknik adam düşünün. Bu kupayı kazandıktan 4 yıl sonra yolu Türkiye'ye düşüyor. 4 yıl içinde bu adam taktik bilgiyi nasıl unutabilir? Benim zeki ülkemde yapıştırılan damgalar değil mi "Frank Rijkaard futbolu bilmiyor" "Aptal Rijkaard" sıfatları? Ertem Şener Belletti golü attıktan sonra Belletti kendini belli etti" diyor. Hayır efendim, Rijkaard kendini belli etti diyorum bende.

Bazı yorumlar getiriliyor: Rijkaard kötü hoca değil ama burada olmuyor işte, gibisinden. İnsanlar kolaycılığa kaçmak yerine sorunları çözse ve bu savaşı kazansa: Sonunda ben ona güvendim ve başardım deseler ve bir efsane yaratsalar, bu işin daha zeki tarafı olmaz mı? Hadi adama aptal sıfatları yapıştırdık, ee bari taktik bilgisine, teknik direktörlüğüne laf etmeyelim yahu! Bu sene bir kaç kez büyük laf ettim bu takımı izlemeye gitmem diye. Ama Rijkaard için bir daha,bir kez daha giderim arkadaş...