Kürsüdeki taraftar!



Derbiyi kaybedildi diye çoğu kesim Rijkaard'a olan güvenini azaltmış, sezon başında edilen yeminleri yakıp bulutlara göndermişlerdi. Galatasaray taraftarı, hiç olmadığı kadar "Frank Rijkaard oley" diye bağırması gerekirken bu soğuk havanın olumsuz bir baskı oluşturacağını düşünüyordum ki, Adnan Polat yine devreye girdi. Doğru şeyleri düşünen bir başkanın olması çok önemli. Geçen sene Skibbe hatasından pay çıkardığını düşünüyorum. Herşeyi geçtim onun adı bir Skibbe, bir Kalli ya da bir Schuster değil. Onun adı Frank Rijkaard. İsmini duyduğunuz anda, onunla futbol tartışmaya fırsat bulsanız önünüzü iliklemeniz gerekir. Ne yazık ki ülkemizde "Rijkaard futbolu bilmiyor" gibi yorumlar yapılabiliyor. Galatasaraylılar onun 2 yıllık sözleşmesinin bitmesini değil, sözleşmesini ne zaman uzatacak diye birbiriyle tartışması gerekir.

"Rijkaard'ın iki yıllık sözleşmesi vardır ve önümüzdeki sezonda da beraber olacağız. Kim ne derse desin, nasıl yorumlarsa yorumasın, biz teknik direktörümüzden memnunuz ve kendisiyle devam edeceğiz"

Leo Franco olayına gelince, ona yapılan terbiyesizlik futboldan öte birşey. İnsanı duygular içeriyor. Galatasaray taraftarı hiç bir derbide takımına gereken desteği vermedi. Kareografi olayına hiç girmeyeceğim. Sürekli homurgan gözlerle sahaya bakmak istediler. Üstüne yenilen golden sonra Leo Franco'yu ıslıkladılar. Franco'nun üzgün suratı biraz daha aşağı düştü. Bir insan hiç mi hata yapamaz? dedim kendi kendime. Adnan Polat'ta benim gibi düşünenlerdenmiş. Kendisini açıklamalarından dolayı tebrik ediyor, bu vizyonunun aynı şekilde devam etmesini diliyorum. Beyaz saçlı adam...

Yorumlar

Popüler Yayınlar